Hollyway Cad./8-24
1 sayfadaki 1 sayfası
Hollyway Cad./8-24
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Uzun süre olmuştu buraya gelmeyeli. Birkaç kere daha gelmişti uğramak,ama..gelememişti işte
Annesinin cansız bedenini gördükten sonra,gelememişti.
Metro durağında,Rose ve Aaronun yanından ayrıldıktan sonra aklına gelmişti
Unutabilirdi böylece ya da aşabilirdi.
Yanıldığını hissediyordu.
Eski cıvıltısı yoktu artık evin.
"İçinde yaşayanlarla canlıydı bu ev,biz ölünce o da öldü"diye düşündü Nora.
Rüzgarın esmesiyle daha da sarıldı ceketine.İçeri girmek üzere evin geniş basamaklarına doğru yürüdü.Bayz sokak kapısını açtığını düşleyip yıpranmış sinekliği açtı
---
Arkasından çarptığını duydu sinekliğin.Aldırış etmedi.
Önündeki boş bir evdi.Duvarları çatlamış bir ev.
O farklı birşey görüyordu oysa ki.Hasır halıyı,annesinin eve geldikten sonra askıya astığı çantası,ceketi ve şapkasını görüyordu.Hep açık unuttuğu için kızdığı lambanın oraya baktı.Duvardan fırlamış kablolar vardı artık yerinde.
Görmek istediği buydu,sıcak bir ev ortamı.Karşısındaki sökülmüş duvarları görmek istemiyordu,ya da döşemeleri sökülmüş yeri...
"Belki de Rose haklıydı"dedi ümitsizce "Belki de geçmişimizden kaçamayız.."
Yanağından süzülen gözyaşıyla ıslandı yüzü.Hayır,ağlamamalıydı.Ağlamak zayıflıktı ve o zayıf değildi!Elinin tersiyle silip içeriye ilerledi.Bir zamanlar koltuğun olduğu yere gelince durdu.Tiremeye başladı,yere çöktü.
Annesini burada bulmuştu o gece. Görüntüler geçiyordu gözünün önünden
Karanlıktı.Yıldızsız bir gece vardı üzerinde.Ne kadar mutluydu o gece geç saatte geldiğinde.
Kapıyı açık bulmuştu,içerisi dağınıktı.
Duyduğu şeyle dehşete kapılmıştı o akşam
"Avada Kedavra"
Acı çığlık yankılanmıştı.Hala kulaklarındaydı o ses.
Hızla içeri girdiğinde karanlık bir silüet vardı annesinin bedeni yanında.
Adamı görememişti,görebildiği tek şey geniş gülümsemesiydi.
"Kızım..."deyip buharlaşmıştı
Babası,lanet olası babası!
Kurtarabilme umuduyla koşmuştu kadının yanına.
Şimdi çöktüğü yerdeydi.
Annesi donuk gözlerle tavana bakıyordu.Vücudunda garip kesikler vardı.
Bunun dışında garip hiçbirşey yoktu.
Cansız bedeninin soğukluğunu hatırlayınca irkildi.
Soğuktu,ölü gibi soğuk...
Anılarıyla boğuşmak istemiyordu.Buraya bunları aşmak için gelmişti
Daha da üstüne geliyordu olaylar...
Eşyaları yaktığı zamanı hatırladı.Hepsini bir araya toplamıştı.Halıları,annesinin elbiselerini,mobilyaları,perdeleri..Birkaç kibrit yetmişti onları yakmak için.
Anılarını yakmak istiyordu.Bir galon benzinle,cayır cayır...
Dayanamıyordu,nereye baksa ayrı bir anı.
Boğuluyordu,geçmişin acısıyla dolu bir boşlukta boğuluyordu.
Yumrukladı duvarları,öfkeden bağırmak istiyordu sokak boyunca.
Bağıra bağıra ağlamak istiyordu nasıl gözüktüğünü düşünmeden
Yapamazdı,gitmeliydi buradan.Dayanamıyordu.
Geçmişin peşinden gelmesine dayanamıyordu
Buraya gelmemeliydi baştan beri...
Tüm gece sırtı duvara yaslı,elleri dizlerinin çevresinde kenetlenmiş,gözlerini ayırmadan yere bakarak geçirdi.
Uyumadı,kalkmadı,konuşmadı...Buruk buruk gülümsedi,kafasını kolları arasına aldı.
Annesini hissedebiliyordu...
Anlamsızdı daha fazla burada kalmak.Saate baktı,o kadar da geç değildi.
Düşüncelerden uzaklaşmak için Domuz Kafasına buharlaştı.
Nora Skinner- Sihirli Oyunlar ve Sporlar Dairesi Çalışanı
- Mesaj Sayısı : 432
Kayıt tarihi : 30/06/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz