1. Ders

Büyük salondan topuklarını tıkırdata tıkırdata hızla çıktı..Elindeki iksir kitaplarını sıkıca göğsüne yasladı.. Bugün ilk dersine gireceği için az da olsa heyecanlıydı.. Hayatında ilk defa derse girecekti çünkü.. İlk defa o miniklere ders vermenin nasıl bir duygu olduğunu tadacaktı.. Yıllar önce iksirler hazırladığı zindanda bu kez öğrencileri hazırlayacaktı.. Hızla koridorun köşesinden dönerek bitki bilim serasına doğru yol aldı..Méll içeride olmalıydı..Odasının kapısını çaldı fakat içeriden ses gelmiyordu.. İçindeki bu küçük heyecanı anca méll alabilirdi fakat o da ortalarda yoktu..

- 'Lanet olsun..Bir kerede aradığımda bulayım seni.. '

dedi..Ardından hızla zindanlara doğru yürümeye başladı.. Saatine baktığında dersin başlamasına yarım saat vardı.iksir zindanına vardığında Asasını cübbesinin içinden çıkararak kilide doğru uzattı ve birkaç büyülü söz fısıldadıktan sonra kilit tik sesiyle açıldı..İçeriye girdi..Göğsüne sıkıca yasladığı kitaplarını masasının üzerine koydu..İçerisi zifiri derecede karanlık , soğuk ve nemliydi..Asasını kaldırdı ve tavandaki mumlara doğrultarak asayı hafifçe oynattı..Tavandaki mumlar birden bire yandı ve içerisi aydınlandı..Masaların ortasından yürüyerek kazanları kontrol etti... Ardından masasına oturarak öğrencileri beklemeye koyuldu..Zindan koridorlarında neşeli 1 . sınıf çocuk sesleri çınlamaya başlamıştı..Çocuklar içeriye teker teker girmeye başladı ve herkes kendi binasına ayrılan masaya oturdu..Herkesin yerine oturduğuna ve geldiğine emin olduktan sonra ayağa kalktı..Ellerini birbirine kavuşturarak masasına hafifçe dayandı..Hafifçe boğazını temizledi ve ardından Yüksek sesle

- ‘ Merhaba çocuklar..Belki bir çoğunuz beni tanımıyor olabilir.Ben Skye Alyssa Johan Bu yıl ki iksir derslerini birlikte işleyeceğiz.Umarım sizin için başarılı bir yıl olur. ’

Kollarını indirdi ve sınıfın ortasına doğru yürüdü..

-’ Şimdi önünüzdeki kazanlarınızı dikkatli bir biçimde yakmanızı istiyorum. Bu dersimizde İksir ve İksir Yapımının Önemli Noktaları’nı işleyeceğiz. Beni iyi dinlemenizi istiyorum iksir yapımı çok ciddi bir iştir. Yanlış bir bitki veya bir şey attığınız an başınıza her şey gelebilir.Öğrencilerimin zarar görmesini istemiyorum ‘

duraksadı ve hafifçe gülümsedi.. Bir iki adım daha atarak öğrencilere daha da yaklaştı.. Öğrencileri gözleriyle taradı..Arada en arkalarda kızının sarı saçlarını gördü..Yüzüne nedensiz bir gülümseme yerleşti ve sözüne devam etti..

-’ Yapacağınız iksiri ilk önce çok iyi öğrenmiş olmanız gerekiyor..Yapacağımız iksirlerde zaten kitaplarınızda bulunuyor..İksirlere başlamadan önce malzemelerinizi hazırlayın ve tamam olduğunu kontrol edin..’

Derin bir nefes alarak söyleceklerini içinden alalacele toparladı..

-’ İksir yapımı aşamasında sıra çok önemlidir.Sırasını doğru yapmazsanız iksiriniz tutmaz ve hiçbir işe yaramaz..Yaramadığı gibi iksiri kullandığınız takdirde yan etki gösterir..’

Ellerini birleştirdi..

-'Bilmeniz gerekenler şimdilik bu kadar ..Dersimiz bu kadar..Bir dahaki derse görüşmek üzere…’

dedi gülümseyerek..Masasına oturarak öğrencilerin sınıftan teker teker dağılmasını izledi..Herkes çıkınca kitaplarını masasının üzerinden alarak zindanı kilitledi ve odasına doğru gülümseyerek yürüdü..Kısa süre içinde de gözden kayboldu..

Edmond'un derse girmesiyle çıkması bir olmuştu.

Fakat iksir dersini seveceğe benziyordu, çünkü bir defasında ailesi onu bir aşçının yanına varmıştı, iksir yapımı da buna benziyordu, yanlış malzeme, sakat!

Fakat ödev verilmemesi ilginçti, tek başına girip, yine tek başına çıkmıştı dersten.

Sill içeri girdiğinde ortam pek hoşuna gitmemişti. karanlık ortamları pek sevmiyordu. Biraz etrafa bakındıktan sonra gidip kendi binasının olduğu yere oturdu. Sonra Prof konuşmaya başladı. Sill azda olsa dinlemeye çalışıyordu. Sill kitabı önüne açmış öğretmene bakıyordu. İçine ders dinleme şevki gelmiş gibiydi büyük bir şevkle Prof'u dinliyordu ama sonra birden ders bitmişti bu onu biraz üzmüştü ve birden sill iksir dersini sevmeye başladı dersin kısa olması onun hem hoşun agitmiş hemde üzülmüştü. Kitabını ve çantası alıp dışarı yöneldi. şimdide bitki dersine gitmesi gerekiyordu. ırethin yanına giderek onla birlikte Bitki bilim dersine doğru yola koyuldu

Ireth'in Hogwarts'taki ilk dersiydi bu. Olabildiğince heyecanlanmamaya dikkat etmişti ama nafile. Sabah bir türlü kravatını bağlayamamıştı,ayakkabılarını ters giymişti ve sonunda hazır olduğunda derse çok az kalmıştı.

Koşa koşa zindanlara gitti. Vardığında çok sevinmişti; çünkü ders henüz başlamamıştı. Herkes teker teker yerlerine geçiyorlardı. Bir an için nereye oturacağını bilememişti Ireth. Sınıfta oturduğu yere çok önem verirdi. En sonunda tanıdık bir sima çarptı gözüne.

Sill'di bu. Kitabını açmıştı. Hemen onun yanına gitti Ireth.

-Güzel ... İlk derste yalnız olmayacağım. İyi birine benziyor ne dersin ? dedi Ireth. Göz ucuyla da profesöre bakıyordu.

Sonunda ders başladı. Herkes geldi ve öğretmen konuşmaya başladı.

-’ Şimdi önünüzdeki kazanlarınızı dikkatli bir biçimde yakmanızı istiyorum. Bu dersimizde İksir ve İksir Yapımının Önemli Noktaları’nı işleyeceğiz. Beni iyi dinlemenizi istiyorum iksir yapımı çok ciddi bir iştir. Yanlış bir bitki veya bir şey attığınız an başınıza her şey gelebilir.Öğrencilerimin zarar görmesini istemiyorum

Biraz korkmuştu açıkçası. Çoğu zaman dikkatli değildi ve önünde bu kadar çok çeşitte ot varken karıştırması muhtemeldi. Yine de denedi. Eğlenceliydi...

Ders çabuk bitti. Sill ile beraber bitki bilim dersliğine yöneldiler.

Eragon kütüphanede ki işi bittikten hemen sonra iksir dersine yetişmişti. Gerçekten sınıf çok kasvetliydi. Bu nedenle çevrede tanıdık birini bile aramadan direk öylesine bir sıraya oturdu. Öğretmen çok genç bir öğretmendi. Eragon onu görünce ortamın tüm kasvetli havası sönmüştü sanki. Çünkü profesör son derece sempatikti.Dersi güzel bir dille ve akıcı bir şeklide anlatmıştı ve ilk günün hatrına ödev bile vermedi. Eragon bir sürü yeni şey öğreniyordu okulda ve kesinlikle bundan hiç şikayetçi değildi. Öğretmenin konuşması bittikten sonra da hemen toparlanıp ortak salona doğru koştu. Orada bir daha ki dersleri olan bitkibilim dersiyle ilgili biraz birşeyler okuyacaktı okul kitaplarından...

Micah Karanlık Sanatlara Karşı Savunmadan sonra en çok bu derse girmeyi istiyordu ve dersin bitiminde de düşüncesi değişmemişti.

Griffindor grubunun olduğu tarafa yöneldi ardından bir arkadaşının yanına oturdu.

Gözü hemen karşı taraftaki geçende ona çarpıp onu azarlayan ama buna rağmen görmekten hoşlandığı revanclawlı sarışın kıza, adı Violet'ti, takıldı. Kız ilginç bir şekilde ilk defa somurtmadan bakıyordu etrafına, hatta bir ara gülümsemişti ve Micah bunun bir ilerleyiş olduğunu düşündü, iyi bir ilerleyiş...

Micah dersten hoşnuttu, ne de olsa ödev yoktu. Şaka bir yana önemsiyordu bu dersi amcasının iyileşmesi için iksir geliştirmesi lazımdı...

Profesörü genç bir hanımdı ve sesi kadife gibiydi. Umardı ki bir gün bu ses, Micah yanlışlıkla kazanını eritirse yükselip kulağında çınlamazdı!..

Nora çekingen çekingen elinde bir yığın kitapla kapıdan girdi.Kitapları ders için getirmemişti,genelde elinde bulunurdu bu kitaplar...
Çevrede birçok öğrenci vardı.Kendi binasının öğrencilerini aradı.Aradığını bulduğunda dudakları hafif ama keskin bir gülümsemeyle kıvrıldı. yavaş yavaş gruba doğru yöneldi.

Ders boyunca dikkatle profesörü dinledi bir yandan da çevresindekileri inceledi. Herkes kendi derdindeydi,herkesin kafasını kurcalayan olaylar olduğunu sezinmişti Nora.

Yine de sessizce oturdu ve dersin bitimini bekledi.Ardından profesörün dersi bitirdiğini söylemesiyle ayağa kalktı ve dışarı çıkan gruba karıştı.