Sihirli Hayvan Dükkanı

Tam olarak Sihirli hayvan dükkanının önüne cisimlendi. Kapıyı ittirdi ve içeri girdi.
İçerisi oldukça kötü kokuyordu ve etraf -olması gerektiği gibi- hayvanlarla doluydu. Baykuşlar, kediler, fareler ve tabi ki kurbağalar. "Baykuşlar dışında hiç biriyle işim olmaz" diye geçirdi içinden.
Masadaki kadına yaklaşıp bir baykuş istediğini söyledi. Kadın ona önce bir sürü özel cins baykuş gösterdi. Ama Hilary elindeki tüm parayı bir baykuşa veremezdi, artık ailesinden para almak istemiyordu. Bir kafes ve daha küçük ve cins olmayan bir baykuş alıp dükkandan çıktı.

Edmond, ailesinin ona verdiği paralara baktı.Bir çocuk olmasına rağmen, tek başına böyle bir alışverişi kaldırabilir miydi bilmiyordu.

Sonra, içeri girdiğinde, güler yüzlü bir adamla karşılaşınca, bütün telaşı eriyip gitmişti sanki.Ve sonra hemen en sevdiği hayvana yöneldi, aslında Edmond bir kaplan isterdi fakat hiç şansı yoktu.Sonra evcil kediler arasında, en vahşiyi, yani en güzelini seçti.Zayıf ve anlaşması zor bir kedi.Neyseki Edmond, fakir okullarda geçirdiği 3-4 yılda, kedilerin kendine benzediğini farketmişti.Bütün kedi türleriyle anlaşabiliyordu.

Aralarından seçtiği kediye baktı.Bedeni turuncu ve beyazlarla kaplı Angora (Ankara kedisi) idi.Sık sık taranması gerekirdi ve aşırı hareketliydi.Ve sahibine en bağlı kediydi.